top of page
Yazarın fotoğrafıpsksuedakarakamci

Günümüzün Popüler Sorunu: Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu

Çocuklu ailelerden çokça duyduğumuz ve toplum içinde en popüler bozukluklardan biri: DEHB.

Araştırmalar, DEHB olan çocukların 1/3'ünün annesinin veya babasının da DEHB'e sahip olduğunu göstermiştir. Buradan da anlaşılacağı üzere DEHB bir genetik bozukluk olup; gebelik sırasında alkol alımı, stres, erken doğum gibi çevresel faktörlerden de etkilenmektedir. Peki, erken yaşlarda bu kadar şikayet edilen bir bozukluk ne oluyor da yaşı ilerleyen kişilerde aynı şikayetleri duymuyoruz? Zaman zaman yetişkinlerin: "Ben çok dikkatsizim." veya "Ben hiç sıra bekleyemem." dediğini duyarız fakat şikayetler bundan öteye pek geçmez.

DEHB'in başlıca 3 alt tipi vardır:

  1. Dikkat eksikliğinin ön planda olduğu tip (odaklanamama)

  2. Hiperaktivite ve dürtüselliğin ön planda olduğu tip(o anki duruma uymayan aşırı hareketler yapmak ve bir anda düşünmeden yapılan aceleci davranışlar )

  3. Hepsinin birleşimi.


Erken dönemde hiperaktivite ve dikkat eksikliği semptomlarını çokça gördüğümüz bu tanıyı almış çocuklar sanılanın aksine bu bozukluğu ilerleyen yaşlarda da tamamen atlatamıyor. Araştırmalar gösteriyor ki bu olguya sahip çocukların %30-50'si ilerleyen yaşlarda belirtileri azalsa da aynı bozuklukla yaşamaya devam ediyorlar. Üstelik belirtiler çocukluk dönemindeki kadar fazla olmadığı için başka belirtilerle de karıştırılabiliyor. Örneğin çocuklukta genellikle bozukluğun hiperaktivite tipi ön planda olabilecekken yetişkinlikte genellikle dikkat eksikliği veya dürtüsellik ön plana çıkabilmektedir.


Yetişkinlikte görülen şikayetlere bakacak olursak:

  • Kendilerini ilgili olmayan detaylarda kaybedip yaptığı işe odaklanamayabilirler. Bununla birlikte dikkatlerini uzun süre tek iş üzerinde yoğunlaştıramazlar. Burada karıştırıcı bir nokta var ki aynı kişiler sevdiği işlere(oyun oynamak, mesajlaşmak) dikkatlerini uzun bir süre boyunca aşırı seviyede verebilirler. İkisinin ayırdına varmak önemlidir.

  • DEHB' e sahip olabilecek kişilerin genelinde duyabileceğimiz bir şikayet de; zihnindeki birbirleriyle ilişkisiz düşüncelerin oradan oraya uçuşmasıdır. Araştırmalar bu semptomun, kişide DEHB olup olmadığını anlayabilmek adına en güçlü yordayıcı madde olduğunu göstermiştir.

  • Karar vermekte zorlanır, kararsız kalırlar. Aynı anda tek iş yapmaları gerekiyorsa önceliklerini belirleyemeyebilirler.

  • Hiperaktivite noktasında ise yetişkinlerin şikayeti çocuklarınkinden farklı oluyor. Onlar genellikle; içten gelen bir sürekli hareketli kalma (dinlenmek istememe) duygusu yaşamak, etrafındakilere karşı kışkırtıcı davranmak, zihinlerinin sürekli bir aktiviteyle meşgul olması, rahat olamama (gevşeme halinde olamama) ve alkol kullanma ihtiyacı hissetmek şeklinde gösterebilirler.

  • Dürtüsel davranışlar ve kişinin sosyal çevresindekilere karşı yaşadığı çatışmalar (karşısındaki kişiyi dinleyememe...) genellikle kişinin iş hayatını ve aile hayatını zora sokabilmektedir. Burada yine önemli olan dürtüsel harcamalar(o an akla geleni alma, maddi durumunu düşünmeden yapılan alışverişler) da kişiyi maddi durum açısından zorlanmaya kadar götürebilir. Bunlara ek olarak, dürtüsellik, heyecan arama isteği ile de ilişkilidir. Kişi bu heyecan arama isteğiyle; ateşle oynama, düzenli olarak extreme sporlar yapmak, hız motorunu tehlikeli şekilde kullanmak gibi risk altına girebilirler.

  • Çocukluk döneminde dürtüsellik ve hiperaktivite belirtileri yüksek olan DEHB'li yetişkinlerde okul bırakma, işten kovulma ve evlilik problemleri oranları sağlıklılardan daha yüksektir. (Torun vd., 2009: 46) Buna bağlı olarak kişilerde kaygı ve depresyon belirtileri daha sıklıkla gözlenir.

  • Bir başka araştırmaya göre, DEHB sahibi olan kişiler sahip olmayan kişilere göre duygu içeren yüz ifadelerini tanımada daha fazla hata yapmışlardır (Tatar vd., 2015: 172). Duygu ifadelerini okumada hata yapan bu kişiler yine sosyal hayatlarında sorunlar yaşamaktadır.

  • Kişiler duygulanımda değişiklikler yaşarlar. Bazı olaylara abartılı tepki verip kısa süre içinde yine eski haline dönerler.

Tedavisi için uzmanlardan yardım alınmasının gerektiği düşünülen DEHB eğer yetişkinlerde görülüyorsa bozukluğu hakkında kişiye detaylıca bilgi verilip farkındalık kazandırtmak yararlı olacaktır. Çocuklar açısından bakacak olursak, çevresel faktörlerin iyi bilinip gerekli iyileştirmelerin yapılması bozukluğun ilerlememesi açısından gereklidir.



Psikolojik İyi Oluş Workshopları

Daha iyi hissetmek için göz atın.

bottom of page